‘Sanal Medeniyet’: Sanal Dünyaların Sanal Meseleleri: Medeniyetler Çatışması mı, Medeniyetin Sonu mu?

Son zamanlarda entellektüeller arasında, isimleri cisimlerine delalet etmeyen tuhaf kavramlar hakkında hararetli tartışmalar var: “tarihin sonu”, “medeniyetler arası çatışma”, “medeniyetler arası diyalog”, “dinler arası diyalog” ve saire, vs… İnsanlar medeniyetlerin çatışmalarından bahseden toplantılar düzenliyorlar. Güzel de, hangi medeniyetlerin çatışmasından bahs ediyorlar; yahut medeniyet derken hangi efsanevi “Mağrib-i Ankaa” kuşunu kasdediyorlar acaba? Bu medeniyet kelimesi çok telaffuz ediliyor; amma bu ism-i […]

‘Sanal Medeniyet’: Sanal Dünyaların Sanal Meseleleri: Medeniyetler Çatışması mı, Medeniyetin Sonu mu? Continue »

Tenkidlerin Tenkidi

“Eleştiri”nin mahiyeti hakkında bir yazı yazmamı isteyen Millî Kültür Dergisi, galiba, bu işi tam adamına havale etmiş oldu. Zira (BBC televizyonundaki bir “tarih felsefesi” tartışmasında) Pieter Geyl’in Toynbee’ye dediği gibi: “I am going to be very critical”: Çok tenkitçi olacağım; çok sert bir tenkit yapacağım. Bu yazımda önce tenkidin mâhiyeti üzerinde duracak, bilâhare, şahısları yargılamak âdetim olmadığı için, muhtelif disiplinler

Tenkidlerin Tenkidi Continue »

Hz. Mevlânâ’dan Bir Rübâî Tercümesi

Âteş nezened der dil-i mâ illâ Hû Kûteh neküned menzil-i mâ illâ Hû Ger âlemiyân cümle tabîbân bâşend Hallî neküned müşkil-i mâ illâ Hû Âteş yakamaz gönlümüzü illâ Hû Noksân olamaz menzilimiz illâ Hû Ger cümle cihan olsa tabib bu derde Halleyleyemez müşkilimiz illâ Hû (Türkçesi: Ş. Uçar) Hasan Harakaanî’den bir rübai tercümesi “Esrâr-ı ezel râ ne tü dânî vü

Hz. Mevlânâ’dan Bir Rübâî Tercümesi Continue »

Ustamız Boyacı İsmail Emmi

İsmail Emmi’yi Erzurum’un Cumhuriyet Caddesi’nde, geç gelen yaz güneşinin keyfini çıkaran neşeli ve hareketli kalabalık arasında, Hemşin Pastanesi’ne giderken hatırlıyorum. Sakin, mütevekkil çehresinde Anadolu insanının yüzlerce yıllık kahrının izleri: derin çizgiler… Zaman kadd-ü kametini yay gibi eğmiş, derin düşüncelere dalmış, iki büklüm yürüyor. Tezyinatını yaptığı camiden yeni çıkmış; üstü başı yağlı boya lekeleri içinde kalmış; sakalı her zamanki gibi uzamış;

Ustamız Boyacı İsmail Emmi Continue »

Şahin Uçar ile Mülâkat

ŞİİR HAKİKATİ ARAMA İŞİ “Son Divan Şairi” olarak tanınan Şahin Uçar, şiirin hakikati arama işi olduğunu belirterek, “şiir, hakikati sezgi yoluyla aramaktır. Ve her şair kendine mahsus şiir diliyle bu hakikati ifade eder” diyor. Prof. Dr. Şahin Uçar tarih felsefesi ile alakalı düşünceleri, tezleri ve eserleriyle tanınan bir bilim adamı. Ama şair kimliğiyle de kültür çevrelerinin âşinâ olduğu bir sima “Şeydâ

Şahin Uçar ile Mülâkat Continue »

şarkı söyle bana, gözlerimi al…

“Gannî lî ve huz aynâyî” I. Sonsuzluğun ufkundaki kuşlar Her sırrı bilir, vakti bilirler Yağmur kokusundan mıdır onlar? Onlar ki gelir, gerçek olurlar Teşbihteki bir sır gibi düşler Kalbin dilidir, kalbe gelirler Bak kalbine yalnız gezen avcı Gönlündeki dağlar gibi yalnız Sonsuz göğün ufkundaki dağlar Andıkça geçen demleri ağlar Sonsuzluğun ufkundaki kuşlar “Kuşlar mıdır onlar ki her akşâm Âlemlerimizden sefer

şarkı söyle bana, gözlerimi al… Continue »

Here is a beautiful poem:

Nature’s first green is gold her hardest hue to hold her early leaf is a flower but only so an hour then leaf subsides to leaf so Eden sank to grief so dawn goes down to day nothing gold can stay” Tabiatın ilk filizi altındır en az süren renk tonu da o tondur ilk sürgünü bir çiçektir ki ancak belki

Here is a beautiful poem: Continue »

JANUS

  “Whatever exists is both Just and Unjust and equally justified in both” F. Nietzsche: The Birth of Tragedy kitabından Ey boş duvarlar! susun! sessizliği dinleyin! Bir kar yağar, sessizlik örter bütün sesleri Ey bu kader dersini öğrenmeyen öğrenci Bir yüzün çocuk senin / öbür yüzün ihtiyar Bir çığ düşer ey gönül, örter sesini senin Hangi ses saltanatı sürer sonsuza

JANUS Continue »

Scroll to Top