erol güngör hakkında

Bugün internette sörf yaparken rahmetli Erol Güngör hakkında yazdığım bu mersiyeyi buldum. Bu mısraları yazmıştım vaktiyle, ama tamamen unutmuştum. Ben öğrenci iken Erol Abi ile Marmara Kıraathanesi sohbetlerinden ötürü, süregelen bir dostluğumuz vardı. Hatta  Dündar Taşer rahmetli olunca erol abi ve bilhassa ziya abi nin ricası üzerine onun için de bir mersiye yazmış ve ebcedle tarih düşürmüştüm (bkz: : Mehmed Niyazi’nin Deliler ve Dahiler kitabı -ki burada yazdığım bu teferrüat bilgileri ve bu mersiyeler o kitapta yok, tiz zamanda ilave oluna! )  O zamanlar Erol Abi bana “Dil Hânesi” lakabıyla hitab ederdi, çünkü marmara sohbetleri esnasında Kemal Batanay hocamın “dil hanesi pür nur olur” ilahisini okumamı isterlerdi. Rektör olunca beni yardımcı doçent yaparak Selçuk Üniversitesine almıştı; fakat maalesef benim Konya’da göreve başlamamdan sadece 3 ay sonra  vefat etmişti: o zaman yazdığım bu mısraları bugün tesadüfen internette Erol Abi’yi anlatan bir yazıda buldum…

EROL GÜNGÖR’E MERSİYE

“Dilhânesi” pür-nûr idi, takdir-i ilâhî

Söndürdü çerâğı

Aldı o ziyâyı

Envarına muhtac idi bir alemi irfan

Hatmetdi kelamı

Terketti cihanı

Öksüz bırakıp ahileri göçtü o ahi

Dergahta nalan

Bir matem-i hicran

Arifleri ya hu diyerek gitti Erol Can

Yaran-ı sağolsun

Turhan-i Sağolsun

İnna lillahi ve inna ileyhi raciun

Scroll to Top