BismillâhirRahmânirRahîm

Kûfi Besmele, composition date, 1973; “Muhammed” on the border with two aspects, 3.11.2010 …

“My friend Prof. Dr. Yumuşhan Günay mentioned to me once that this kûfî besmele design was closely resembling Alhambra architecture: & then, I have found & checked this photo & believed it to be true.”

Bu besmeleyi Aydın Bolak’ın siparişi üzerine, 1973 te yazmıştım. Ancak sonraki bir tarihte besmeleye, Hüve allah, muhammed, ebubekir, omer, osman, ali kelimelerini de eklemişim. Her nasılsa bu biçimini kaybetmiştim. 2008 de, arkadaşım Prof. Dr. İbrahim Yekeler dedi ki, “ben senden bu besmelenin bir kopyasını almış ve saklamıştım; şimdi, ablam bu besmeleye tezhib yapmak istiyor.” böylece 35 yıl sonra bu besmeleyi yeniden bulmak beni ‘öldükten sonra dirilmiş gibi’ sevindirdi ve şimdi “Hüve allahü” ibaresi yerine “allah” lafz-ı celâlini iki kere yazmak suretiyle (allah allah) orta kısımdaki yazının birinci kısmını azıcık tashih ettim. Besmeleyi Edibe Yekeler tarafından kat’ı usûlü ile süslenmiş biçimi ile birlikte takdim ediyorum . Bu Besmelenin bir diğer mühim hâtırası da şudur. İstanbul’a gidip Besmele siparişini teslim ettikten sonra, bir kopyasını da Enderun Sahafiye’ye hediye etmiştim. Derken, günlerden bir gün Enderunda, Allah ganî ganî rahmet etsin, Prof. Dr. Kaya Bilgegil’in sohbetini dinlerken, dükkanın duvarındaki bu besmele Hoca’nın dikkatini çekip, “Ne güzel besmele, bunu kim yazmış?” diye sordu. O zaman, orada bulunan arkadaşlardan Mustafa Uzun (şimdi İlahiyat Fakültesinde profesör), beni hocaya tanıştırdı. Sohbetin sonunda rahmetli kartını vererek Erzurum Edebiyat fakültesinde Dekan olduğunu ve beni fakülteye alacağını söyledi. Bu besmelemizin bereketi sayesindedir ki 1976′da, herhangi bir imtihana da tâbi tutulmaksızın, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesine, Paleografya ve epigrafi (eski kitabe ve yazılar) uzmanı ta’yin edildim. “Hâzâ min Fazli Rabbî” (İşte bu Rabbimin Fazlındandır).

.

Şeydâ Dîvânı’ndan… Kaya Bilgegil ile 1974′te Enderun Sahafiye’de, işbu kufi besmelem vesilesi ile ilk defa tanıştığımız sohbet esnasında, bu gazelimi de okumuştum…

.

kaamet-i dildâr aceb tûbâ mıdır
ol hırâmân serv-kâd cânâ mıdır
.
tâ ezelden rû-nümâ peymânede
gördüğüm hüsn ol gül-i ra’nâ mıdır
.
bilmezem dünyâ vü mâ-fîhâ nedir
“lâ” mıdır “illâ” mıdır “leylâ” mıdır
.
ser-hoşam döndükçe dünyâ bâşıma
dil kıyâm etmekde bi-pervâ mıdır
.
yâ niçün dönmektedir çarh-î ezel
âşık-ı zârın gibi şeydâ mıdır
1971

.

Nihayet, Varlığın Anlamı kitabımın 3. baskısı için yazdığım, “muhammed” istifini de bu besmeleye ekledim. bu kadar uğraşınca, şimdi artık müsvedde halindeki bu Besmele kompozisyonunu düzgünce okunacak şekilde yazmak gerekir deyip, müsvedde çizimini de tashih edip düzelttim; böylece bu kufi besmelenin süslemesi yine bir kufi yazı, “muhammed” bordürü oldu. Nebukadnezar’ın unutulmuş rüyaları gibi, ben de çok seneler önce gördüğüm bir rüyayı hatırladım şimdi; kufi ile güzel bir ayet el kürsi yazıp çevresine de çok güzel bir tezhib yapmıştım rüyamda; o rüya bana o kadar zevk vermişti ki keşke rüyaları videoya çekebilen bir teknolojimiz olabilseydi diye temenni etmiştim -ki şimdilerde hatta böyle bir tekniğin bile mümkün olduğunu düşünen ve üzerinde çalışan doktorlar varmış- vakıa henüz ayet el- kürsi yazıp çevresine bir tezhib yapmış olmasam da; bu besmelenin bordürüne, hem de “muhammed” istifi ile, böyle bir “âşık yolu” tezyinatı yapmakla bir bakıma bu çok seneler önce görülmüş ve çoktan beri unutulmuş rüyam dahi gerçekleşmiş oldu elhamdülillah ve temmet bi-avnillah…

.

Varlığın Anlamı kitabındaki “continuum hipotezi” meselesinde sözü geçen matematikçilerin bu mesele yüzünden kafayı nasıl yediklerini anlatan bir BBC belgeselini de annex olarak bu siteye ekledim. continuum meselesini anlamak için bu belgesel çok iyi, meseleyi çok güzel va’z ediyor. Bordürdeki kûfî muhammed yazısı, “Varlığın Anlamı” kitabında bir metafizik “mevzua” (postulat) olarak kabul edilen ve ancak “külle yevmin hüve fî şe’n” âyeti ile temellendirilerek açıklanabileceği söylenen continuum hipotezinden mülhem olarak yazılmıştır. Yani continuum hipotezi dahi bu besmele içre zâhir ve zâmindir vesselam…

.

To see a world in a grain of sand,
And a heaven in a wild flower,
Hold infinity in the palm of your hand
And eternity in an hour.

Scroll to Top